Akademik dirençlilik, dezavantajlı sosyoekonomik altyapıdan gelip yüksek akademik başarı göstermek anlamına gelmektedir. Türkiye’de akademik dirençlilik profilinin araştırılması büyük önem taşımaktadır; çünkü okulların ve öğretmenlerin özellikleri ile akademik dirençlilik arasındaki bağların ortaya konması eğitimin/öğrenmenin daha nitelikli ve eşitlikçi biçimde sunulmasına yardımcı olacak politikaların tasarlanmasını sağlayacaktır. Bu konuşmada, PISA 2009 verilerini kullanarak Türkiye’deki devlet okullarını inceleyen, okuldaki disiplin ortamı ve öğretmen-öğrenci ilişkileri gibi okul etkenleri ile akademik dirençlilik arasında kuvvetli bir ilişki olduğunu bulgulayan “Türkiye’de Devlet Liselerinde Akademik Dirençlilik Profili” başlıklı araştırmanın sonuçları tartışmaya açılacaktır.
M. Alper Dinçer, lisans diplomasını 2003’te Ankara Üniversitesi S.B.F. Uluslararası İlişkiler Bölümü’nden, yüksek lisans diplomasını 2007’de Marmara Üniversitesi İngilizce İktisat Bölümü’nden aldı. 2013’te Columbia Üniversitesi’nin Ekonomi ve Eğitim Doktora Programı’nı tamamlayan Dinçer, doktora çalışmaları süresince Türkiye’nin yakın geçmişte tecrübe ettiği eğitim politikası müdahalelerinin insani kalkınma göstergeleri üzerine etkilerini yarı-deneysel ekonometrik yöntemlerle inceleyen araştırmalara odaklandı. 2006 ve 2007’de HSBC Araştırma Bölümü’nde ve 2008 ve 2009’da Bahçeşehir Üniversitesi Ekonomik ve Toplumsal Araştırmalar Merkezi’nde çalıştı. Bunu takiben, Columbia Üniversitesi’nde göç, eğitim ve sağlık üzerine çeşitli araştırma projelerinde görev alan Dinçer, UNICEF Kenya Eğitim ve Gençlik birimi için danışmanlık yaptı. Eylül 2011’de Eğitim Reformu Girişimi’ne katılan Dinçer’in ilgi alanlarının da başında kalkınmakta olan ülkelerde ve Türkiye’de eğitim ekonomisi çalışmaları gelmektedir.