Eğitim kurumlarımızda farkında olarak ya da olmayarak uyguladığımız ve içinde derin bir ritüel anlam gizli olan davranış, etkileşim, giyim ve oturma düzenlerinin uzun bir tarihi vardır. Üzerine farklı anlamlar yüklense de bu ritüeller, genel olarak hizmet ettiği sistem içinde bireyleri birbirinden ayırmaya, kutsal olanla kutsal olmayanı hiyerarşik olarak yerine yerleştirmeye ve bu hiyerarşiyi meşrulaştırmaya hizmet eder. Bu konuşmada, birçok disiplinin araştırma konusu olan ritüellere eğitim açısından Türkiye bağlamında bakılacak ve şu sorular tartışmaya açılacaktır: Türk eğitim sisteminin ritüelleri tarihsel olarak nasıl şekillenmiştir? Günümüzde var olan eğitim ritüellerinin işlevleri nelerdir? Mevcut ritüellerin sürdürülmesinde öğretmenler nasıl bir rol üstlenmektedir? Ritüelin gücünden çağın gerektirdiği şekilde yenilik ve değişiklikler yaparak ve yeni ritüeller üreterek nasıl faydalanılabilir?
Filiz Meşeci Giorgetti İstanbul Üniversitesi’nde Prehistorya ve Sosyoloji eğitimi aldı. Yüksek lisansını İstanbul Üniversitesi, Eğitim Bilimleri (2001), doktorasını Marmara Üniversitesi Eğitim Bilimleri (2007) Anabilim Dalı’nda tamamladı. 2013 yılında Eğitim Bilimleri – Eğitim Tarihi alanında doçent ünvanı aldı. 2002 yılından itibaren İstanbul Üniversitesi Hasan Ali Yücel Eğitim Fakültesi’nde Eğitim Tarihi, Bilim Tarihi, Türk Eğitim Sistemi dersleri verdi. Tarihsel bağlamda eğitim politikaları; pedagojide reform; köy enstitüleri; eğitimin üniforma, sınıf yapıları ve ritüellerle ayrıntılandırılmasının tarihi; doktora ritüelleri; millet mektebi kitaplarında millilik söylemi; öğrencilerin gözünden eğitim ritüelleri üzerine yayınlanmış çalışmaları ve Eğitim Ritüelleri isimli kitabı bulunan yazar, halen İstanbul Üniversitesi Eğitim Bilimleri Bölümü öğretim üyesidir.